Simple Present Tense, İngilizce Geniş Zaman Olumsuz Cümleler

Bu dersimizde İngilizce Simple Present Tense yani İngilizce Geniş Zamanda Olumsuz Cümleleri ele alıyoruz. İngilizce simple present tense olumsuz örnek cümleler ve Türkçelerine de bol bol örnekler vereceğiz.

İngilizce Geniş Zaman, Simple Present Tense Olumsuz (Negative) Düz Cümle Kurulumu

Bu dersimizde Simple Present Tense yani ingilizce geniş zamanda olumsuz (yani Negative) cümlelerin nasıl yapılacağını inceleyeceğiz. Bundan önceki derslerimizde Simple Present Tense olumlu cümleler ile soru cümlelerinin nasıl yapıldığını öğrenmiştik. Daha önce de değindiğimiz gibi; Geniş zaman bir işin, bir eylemin her zaman veya zaman zaman, genellikle, belirli periyotlarda, sık sık yapıldığını, mesela bazı şeylerin alışkanlık haline getirildiğini ve benzer şeyleri anlatmak için kullanılır. Kuralları, her zaman olan olağan şeyleri anlatmak için kullanılır. Örneğin; akşamları televizyon izlemem, sabahları erken kalkarım, sabahları erken kalkmam, o hafta sonları spor yapar, bayramlarda köye gideriz, hafta sonu çalışmayız, elmayı sever misin, armuttan hoşlanır mısın, kışları soğuk olur, yazları sıcak olur, dünya güneşin etrafında döner gibi cümleler hep geniş zamanda kurulmuş cümlelerdir.

Şimdi olumlu bir cümleyi nasıl olumsuz hale getireceğimize bakalım.Bu derste biz sadece olumsuz düz cümleleri göreceğiz, bir sonraki derste ise olumsuz soru cümlelerini göreceğiz.

Olumlu cümle kalıbımız yukarıda da gösterildiği gibi ÖZNE + FİİL + DİĞERLERİ idi, olumsuz cümle kalıbımız ise ÖZNE + DO NOT/DOES NOT + FİİL + DİĞERLERİ şeklinde olacaktır. Yani ingilizce’de geniş zamanda olumlu bir cümleyi olumsuz yapmak için özneden sonra DO NOT veya DOES NOT getirilir.
DO NOT ve DOES NOT kelimeleri fiile olumsuzluk anlamı katar.
Daha önceki derslerimizde do ve does hakkında bilgiler vermiştik ancak yine üzerinde durulmasında fayda görüyoruz. Cümlede kullanacağımız özne 3. TEKİL ŞAHIS İSE o halde bu özneden sonra DOES NOT kullanılır.3. TEKİL ŞAHIS DEĞİLSE DO NOT kullanılır. Yani cümlede kullanacağımız özne 3. tekil şahıs (yani he, she, it) ise DOES NOT kullanılır, diğer şahıslar için (mesela, I, you, we, they gibi) DO NOT kullanılır.
ANCAK ÇOK ÖNEMLİ BİR HUSUSU BELİRTMEK İSTERİZ Kİ, OLUMLU CÜMLELERDE 3. TEKİL ŞAHISTA (HE, SHE, IT) FİİLE EKLENEN -S TAKISI OLUMSUZ CÜMLELERDE KULLANILMAZ.
Şimdi bu kalıbımızı bir kez daha büyükçe görelim:

OLUMLU CÜMLE: ÖZNE + FİİL + DİĞERLERİ

OLUMSUZ CÜMLE: ÖZNE + DO NOT/DOES NOT + FİİL + DİĞERLERİ

Burada kullandığımız DO NOT ile DOES NOT kelimelerinin kısaltılmış halleri de mevcuttur ve genellikle kısaltılmış olarak kullanılırlar.

DO NOT = DON’T
DOES NOT = DOESN’T
Yukarıdaki kısaltılmış halleri kullanmak da mümkündür.

Şimdi kalıbımıza uygun olarak örneklerimize geçelim, karşılaştırmalı olarak hem olumlu cümle hem de olumsuz cümlelerimizi yazalım ki aradaki fark iyice anlaşılsın.

Örnekler:

I run: Ben koşarım
I do not run: Ben koşmam

I read: Ben okurum
I do not read: Ben okumam

I write : Ben yazarım
I do not write: Ben yazmam

You run : Sen koşarsın
You do not run : Sen koşmazsın

You read : Sen okursun
You do not read : Sen okumazsın

We write: Biz yazarız
We do not write : Biz yazmayız

He runs : O koşar (Olumlu cümle olduğu için ve özne 3. tekil şahıs olduğu için fiile -s takısı ekledik)
He does not run : O koşmaz (Görüldüğü gibi, olumsuz cümlelerde özne 3. tekil şahıs bile olsa, fiile -s takısı eklenmiyor)

She reads : O okur
She does not read : O okumaz

It speaks : O konuşur
It does not speak : O konuşmaz

He speaks English : O İngilizce konuşur
He does not speak English : O İngilizce konuşmaz

Şimdi de kısaltılmış olan don’t ve doesn’t ile ilgili örnekler verelim.

He speaks Turkish : O Türkçe konuşur
He doesn’t speak Turkish : O Türkçe konuşmaz

We speak English : Biz İngilizce konuşuruz
We don’t speak English : Biz İngilizce konuşmayız

I read book : Ben kitap okurum
I don’t read book : Ben kitap okumam

They play football : Onlar futbol oynarlar
They don’t play football : Onlar futbol oynamazlar

You play football : Siz futbol oynarsınız
You don’t play football : Siz futbol oynamazsınız

I play football : Ben futbol oynarım
I don’t play football : Ben futbol oynamam

He plays football : O futbol oynar
He doesn’t play football : O futbol oynamaz

Muharrem plays football : Muharrem futbol oynar
Muharrem doesn’t play football : Muharrem futbol oynamaz

Muharrem reads book : Muharrem kitap okur
Muharrem doesn’t read book : Muharrem kitap okumaz

Hasan and Hakan play football : Hasan ve Hakan futbol oynarlar
Hasan and Hakan don’t play football : Hasan ve Hakan futbol oynamazlar

Öyle sanıyoruz ki örneklerimiz ile konumuzu anladınız.
Daha önce de değindiğimiz gibi, Simple Present Tense yani İngilizce Geniş Zamanda olumlu cümlede özne 3. tekil şahıs olduğunda fiile eklenen -s takısı olumsuz cümlelerde kullanılmaz, fiil yalın olarak kullanılır, bunu unutmayalım.

Bunun dışında, olumsuz cümlelerde 3. tekil şahıs öznelerde doesn’t kullanıldığını, diğer öznelerde ise don’t kullanıldığını, doesn’t ve don’t kelimelerinin cümleye olumsuzluk anlamını verdiğini ve fiilin önünde kullanıldığını hatırımızdan çıkarmayalım.

Simple Present Tense, İngilizce Geniş Zaman Olumsuz Cümle Örnekleri

1. Kişisel Bilgiler:

  1. I don’t like pizza. (Pizza sevmem.)
  2. She doesn’t live in Istanbul. (İstanbul’da yaşamıyor.)
  3. He doesn’t have a job. (Bir işi yok.)
  4. They aren’t married. (Evli değiller.)
  5. We don’t have any children. (Çocuğumuz yok.)
  6. My father doesn’t speak English. (Babam İngilizce bilmiyor.)
  7. My mother doesn’t like to cook. (Annem yemek yapmayı sevmez.)
  8. My sister doesn’t have a car. (Kız kardeşimin arabası yok.)
  9. My brother doesn’t play football. (Kardeşim futbol oynamaz.)
  10. My dog doesn’t bite. (Köpeğim ısırmaz.)

2. Günlük Yaşam:

  1. I don’t wake up early. (Erken kalkmam.)
  2. She doesn’t eat breakfast. (Kahvaltı yapmaz.)
  3. He doesn’t go to work. (Çalışmaya gitmez.)
  4. They don’t drive to school. (Okula arabayla gitmezler.)
  5. We don’t get home early. (Erken eve gelmeyiz.)
  6. I don’t watch TV after work. (İşten sonra TV izlemem.)
  7. She doesn’t go to bed late. (Geç yatmaz.)
  8. He doesn’t read books. (Kitap okumaz.)
  9. They don’t listen to music. (Müzik dinlemezler.)
  10. We don’t exercise regularly. (Düzenli olarak egzersiz yapmayız.)

3. Alışkanlıklar ve Rutinler:

  1. I don’t eat healthy food. (Sağlıklı beslenmem.)
  2. She doesn’t drink coffee. (Kahve içmez.)
  3. He doesn’t smoke. (Sigara içmez.)
  4. They don’t travel often. (Sık seyahat etmezler.)
  5. We don’t like to go to the movies. (Sinemaya gitmeyi sevmeyiz.)
  6. I don’t speak any other languages. (Başka bir dil bilmiyorum.)
  7. She doesn’t have any plans for the weekend. (Hafta sonu için planları yok.)
  8. He doesn’t like to play sports. (Spor yapmayı sevmez.)
  9. They don’t have many friends. (Fazla arkadaşları yok.)
  10. We don’t go to the park often. (Sık parka gitmeyiz.)

4. Soru Kelimeleri ile:

  1. What don’t you do in your free time? (Boş zamanında ne yapmazsın?)
  2. Where don’t you go on vacation? (Tatilde nereye gitmezsin?)
  3. Why don’t you like your job? (İşini neden sevmezsin?)
  4. When didn’t you start learning English? (Ne zaman İngilizce öğrenmeye başlamadın?)
  5. How don’t you like living in Turkey? (Türkiye’de yaşamayı nasıl bulmuyorsun?)
  6. Who doesn’t like you? (Seni kim sevmez?)
  7. What isn’t your favorite book? (En sevdiğin kitap hangisi değil?)
  8. What isn’t your favorite movie? (En sevdiğin film hangisi değil?)
  9. What isn’t your favorite song? (En sevdiğin şarkı hangisi değil?)
  10. What isn’t your dream job? (Hayalindeki iş nedir?)

5. Olumsuz Soru Cümleleri:

  1. Don’t you like pizza? (Pizza sevmiyor musun?)
  2. Doesn’t he live in Ankara? (Ankara’da yaşamıyor mu?)
  3. Don’t they have any pets? (Hiç evcil hayvanları yok mu?)

Simple Present Tense Olumsuz Cümle Örnekleri ve Türkçeleri

I do not like coffee. (Kahveyi sevmem.)
She does not speak French. (O, Fransızca konuşmaz.)
They do not play soccer. (Onlar futbol oynamaz.)
He does not work on Sundays. (O, pazar günleri çalışmaz.)
We do not have a cat. (Bizim bir kedimiz yok.)
The sun does not rise in the west. (Güneş batıdan doğmaz.)
Dogs do not bark at cats. (Köpekler kedilere havlamaz.)
The Earth does not revolve around the Moon. (Dünya, Ay etrafında dönmez.)
She does not teach at the university. (O, üniversitede öğretim yapmaz.)
I do not drink tea. (Ben çay içmem.)
We do not go to the gym every day. (Her gün spor salonuna gitmeyiz.)
He does not watch TV in the morning. (O, sabahları televizyon izlemez.)
They do not live in that house. (Onlar o evde yaşamaz.)
She does not like horror movies. (O, korku filmlerini sevmez.)
We do not eat meat. (Biz et yemeyiz.)
He does not speak Spanish fluently. (O, İspanyolca’yı akıcı bir şekilde konuşmaz.)
They do not work late hours. (Onlar geç saatlerde çalışmaz.)
I do not play the piano. (Ben piyano çalmam.)
She does not study biology. (O, biyoloji çalışmaz.)
We do not swim in the ocean. (Biz denizde yüzmez.)
He does not cook dinner on Fridays. (O, cuma günleri akşam yemeği pişirmez.)
They do not like spicy food. (Onlar baharatlı yiyecekleri sevmez.)
She does not go to bed early. (O, erken yatmaz.)
We do not visit museums often. (Biz müzelere sık sık gitmeyiz.)
He does not write poems. (O, şiir yazmaz.)
They do not ride bikes to school. (Onlar okula bisikletle gitmez.)
She does not clean the house every day. (O, her gün evi temizlemez.)
We do not travel abroad every year. (Her yıl yurtdışına seyahat etmeyiz.)
He does not volunteer at the shelter. (O, barınakta gönüllü olmaz.)
They do not go shopping on weekends. (Onlar hafta sonları alışverişe gitmez.)
She does not dance at parties. (O, partilerde dans etmez.)
We do not watch TV shows regularly. (Biz düzenli olarak televizyon programları izlemeyiz.)
He does not help with the chores. (O, ev işlerine yardım etmez.)
They do not drink alcohol. (Onlar alkol içmez.)
I do not play video games. (Ben video oyunları oynamam.)
She does not read novels. (O, roman okumaz.)
We do not attend meetings on Fridays. (Biz cuma günleri toplantılara katılmayız.)
He does not enjoy hiking. (O, doğa yürüyüşünden hoşlanmaz.)
They do not study together. (Onlar birlikte çalışmaz.)
She does not play tennis. (O, tenis oynamaz.)
We do not go to the cinema often. (Biz sinemaya sık sık gitmeyiz.)
He does not drive a car. (O, araba kullanmaz.)
They do not take the bus to work. (Onlar işe otobüsle gitmez.)
She does not write emails. (O, e-posta yazmaz.)
We do not listen to music loudly. (Biz yüksek sesle müzik dinlemeyiz.)
He does not wear glasses. (O, gözlük takmaz.)
They do not eat fast food. (Onlar fast food yemez.)
She does not go jogging in the park. (O, parkta koşu yapmaz.)
We do not eat out often. (Biz sık sık dışarıda yemek yemeziz.)
He does not play with toys. (O, oyuncaklarla oynamaz.)

Bu dersimizde Simple Present Tense – İngilizce Geniş Zamanda olumsuz cümlelerin nasıl kurulduğunu görmüş olduk, bir sonraki derste ise Simple Present Tense – İngilizce Geniş Zamanda olumsuz-soru cümlelerinin nasıl yapılacağını göreceğiz.

Hepinize İngilizce öğrenme sürecinizde üstün başarılar dileriz.

4 thoughts on “Simple Present Tense, İngilizce Geniş Zaman Olumsuz Cümleler

Bir yanıt yazın